21 Mayıs 2012 Pazartesi

Bir Yanda Alt Lig Bir Yanda Yükselme !

Tribünlere girdiğimde maçın 34.dakikasıydı ve Altınordu ADS karşısında 1 - 0 gerideydi. Açıkcası bu maça gitmek için biraz kararsız kalmıştım. Sonrasında ise tarafsız gözle bir maç izlemek iyi olur düşüncesinde bu kritik randevuya doğru yola çıktım.

Altınordu da İzmir'de kendi yağıyla kavrulan az ama öz taraftarı olan ve genelde yaş ortalaması homojen dağılmış değil de ortalamanın yüksek olduğu takımlardandır. İzmirsporla birbirlerine benzer yanları var ama gördüğüm kadarıyla İzmirspor'un daha fazla sayıda genç taraftarı var. Ona etkenin de altyapıdaki çocuklara sevgiyi aşılamadaki imkanlarına bağlıyorum.

Tekrar maça dönersek ; Altınordu'nun düşme potasındaki rakipleri o sırada yenik durumdaydı ve berabere kalması ligde tutunmasına yetecek idi. 10 dakika geçti ve ilk yarının bitmesine az bir süre kala kalelerinde 2.golü yediler ve çıkmadık candan ümit kesilmez diye dense de Altınordu takımında bunu gerçekleştirebilcek bir gücün malesef sahada olmadığı açıkca belliydi.

Altınordu yönetiminin ligde kalma mücadelesine destek çağrısına uyan bir grup vardı. Aslında sayıları çok fazla olmasa da hem ADS hem Altınordu tarafında Göztepelileri görmek mümkündü. Maçın 58.dakikasında Karşıyaka'ya küfürlü tezahurat girmeye çalışmaları ne kadar Altınordu'nun düşmeme mücadelesiyle örtüşse ide orda boy göstermeyi becerdikleri için tebrik ediyorum. Helal olsun !!! İşte İzmir dayanışması bu !!! dedim. Tam da böyle destek verilirdi.

Maçla ilgili kafama takılan başka bir nokta ise görevli polislerin arasında deniz polisinin yer alması. Yer ; Buca Şehir Stadı - Çevik Bir Meydanı / Buca. İzmir'in denize kıyısı olmayan bir ilçesi. Hadi gölet var Buca'da ama yine de deniz polisini maçta görmek insanı şaşırtıyor. Sutopu maçına mı geldik ? Ne iş anlamadım !!!

Biraz da Adana Demir Sporla ilgili izlenimlerime geçeyim. Tanıdık bir sima vardı. Erçağ Evirgen. Lüleburgazspor'dan transfer ettiğimiz ve bir sıçrama yapmasını beklediğimiz genç bir yetenekti. Malesef istediğimiz gibi bir performasn sergileyemedi. Aklımda kalan en büyük özelliği kafasını önüne eğip topu rakibin sağından ya da solundan atıp diğer tarafından koşmasıydı. Tabii bu anlatırken kulağa hoş gelen şık çalımı birçok sefer aut çizgisini hesaplayamadığı için saha dışında sonuçlanmıştır. Acaba dedim Buca stadında da bu çalımlarına devam edecek mi ? Yine çizgiyi ayarlayamazsa - stadı bilmeyenler için söyleyeyim . Aut çizgisinden hemen 2-3 metre sonra stadı çevreleyen duvarlar başlar - duvara toslaması ve ciddi bir sakatlık geçirmesi muhtemeldi. Sanırım tehlikeyi fark etmiş olacak ki öyle bir işe kalkışmadı.

ADS tribünleri maçın büyük bölümünde takımlarına destek oldular. Güneşin altında bağırıp onca yoldan gelen taraftarlar için bu galibiyet gerçekten ilaç gibi gelmiştir.

Sonuç ne oldu derseniz  ; ADS'nin 3-1'lik galibiyeti ile son düdük çalındı. Altınordu bir alt kümeye , ADS ise 1. Lige çıkmak için play - off maçları oynamaya gidecek.

Altınordu takımına ne bir sempatim ne de bir antipatim var ama maç sonu haykıran bir  amca hislerime ortak oldu. Bana düşmediği için söylemiyordum. Sadece izliyordum. En son dayanamayan bir amcamız yedek kulübesinde oturup basın mensuplarının sürekli fotoğraf çekmesine fırsat verirken haykırdı. " Kalkın çocuklar ordan. Basına daha fazla malzeme vermeyin . Boşaltın yedek kulübesini. Siz onurunuzla düştünüz."

Ne kadar haklı bir uyarı  ve anlayana serzenişti.

Altınordu camiasına geçmiş olsun diliyorum. ADS'ye ise play off öncesi başarılar ...

0 yorum / sen de yaz !:

ÜST TARAFA DÖN