Karşıyakalı Şaban
Şaban'ın kulübümüze ilk geldiği zamanları hatırlıyorum. Çarşıda denk gelmiştik. Bir arkadaşımla konuşuyordu ve kendisiyle ilk kez o zaman tanışmıştım. Sohbet etmiştim. Aklı başında , saygılı , başarıya aç bir futbolcu izlenimi uyandırmıştı. Arkadaşımdan öğrendim ki Almanya'da yaşamasına rağmen Karşıyaka'ya uzak olmayan, yaz aylarında sürekli Kutsal Topraklara gelen bizden biriymiş. O günlerde nerden bilecektim ki günün birinde o da içimizdeki İrlandalılardan olacaktı.
Neden içimizdeki İrlandalılardan dediğime elbet geleceğim çünkü bir oyuncu elbet takımımızdan gidebilir ama bu şekilde olmaması gerekir.
İlk senesinde kimse beğenmedi. Oyunu ilk girdiği maçta forvet olarak değil de defans bölgesinde oynatılması ve gergin geçen bir maçta taraftarların gazabına uğramıştı. Doğru düzgün bir şans bulamadan ipe çekilmesi hoşuma gitmemişti. Derken play offlara kaldık. Önce Altay beraberliği , ardından Konya'nın taça çıkan pozisyonun devamında attığı golle Sami Yen'de bizi 1-0 yenişi ile Süper lig şansımız kalmamıştı. Sıra formalite maçımız olan Adana maçındaydı. İşte Şaban kendini ilk olarak o maçta gösterme şansı buldu. Topa hakimiyeti , şutları ile Ali Sami Yen Stadyumunun son demlerinde kendini gösteriyordu.
Çorumspor'a transfer oldu. Bıraktık. Bir yıl orada takıldı. Ne yükseldi ne alçaldı ve sonra yolu Karşıyaka'ya düştü. Tüm takımın tel tel döküldüğü sezonda kendini gösteren ender futbolculardan biriyidi. Potansiyeli var. Bunu hissettiriyordu ama bir yandan da herkes onun da birçok futbolcu gibi kaşarlanmasından ve kendini harcaması tehlikesinden çekiniyordu.
Taraftar onu baş tacı etti. Her zamanki gibi hata ettik. Bizim bir orta ayarımız yok. Ya rezil ediyoruz ya da vezir. İşte Şaban da yeni vezirlerimizden biriydi. Sattı gitti ve taraftar için bir değeri kalmadı. Rezil ve vezir. Ortası yok.
Hiçbir şeyi saklamadan söyleyeceğim. Belki bazılarınıza göre yanlıştır ama benim bildiklerim bunlar diyerek anlatmaya başlıyorum.
- Şaban birçok oyuncuya verilecek ücretler yüzünden kendi ücretinden artış istedi. Paramız yok. Bu kadar dendi. Belki kendince haklıydı ve kırgındı.
- Yönetim ilk önce yatırması gereken asgari tutarı son günde yatırdı ve Şaban'ı takımda tuttu.
- Bu arada Şaban'a hem yönetim hem de menajeri takım aradı. Konyaspor en ciddisiydi. Bonservissiz almak istediler. Yönetimimizle Konya bu sefer pazarlığa girişti. Ortası bulunamadı ve Şaban takımda kaldı. Birkaç kulüple daha bu süreçte adı geçti ama her seferinde transfer görüşmeleri yalanlandı.
- Şaban kampa katıldı. Cihat hoca ile tartıştı. Yıldız oyuncu havalarında davranışları yüzünden hepimizin garipsediği olayları duyduk. Bunları duyunca ilk gördüğüm Şabanla şimdiki Şaban arasında dağlar kadar fark olduğunu bir kez daha gördüm.
- Şaban ile bir röportaj yapıldı. Pespembe bir tablo çiziliyordu. Aman yanlış anlaşılma olmasın. Şaban ne dediyse onu yazdı tabii arkadaşlar. Şaban burada mutuyum,takımdayım diye demeç verince yazmasalar mıydı ? Olmazdı tabii öyle bir şey. Bunların üstüne tek taraflı fesih olunca hoppala dedik. Sanırım bu röportajı yapan Yeşil Kırmızı.com'daki arkadaşlarımız da öyle düşünmüştür.
- Menajerler boş durmadı. Şaban bir gün Bolu'da , bir gün Eskişehir'de başka bir gün de Bursa'da diye dedikodular dolanıyordu. Hatta giderken Eskişehir ile görüştüğünü ve ailesinin yanından dönünce muhtemelen oraya imza atacağını kendi ağzından söylemişti. Ben duymadım ama kendisiyle konuşanların yalancısıyım.
- Yönetimimiz açıklama yaptı. Dediler ki " Parayı yatırdık. Hala yasal süreç devam ediyor" Şaban'ın avukatı ve menajeri ise tek taraflı fesihte hukuka aykırı bir durum olmadığını ısrarla belirtiyorlardı.
Ve final. Öğrendik Şaban Göztepe ile anlaşmış. Bizden Göztepe'ye giden ya da onlardan bize gelen çok oyuncu oldu. Dünyada da ezeli rakipler arasında buna benzer çok örnek var. Sonuç olarak ezeli rakibe giden hiçbir oyuncu hoş karşılanmaz. Kimse ekmek parası söylemlerine girişmesin. Bu sadece Türkiye gerçeği değil. Bir dünya gerçeğidir.
Şaban ezeli rakibe giden ilk oyuncu değil ama beklemiyorduk. Hatta yönetimimizin onu satmaya çalıştığını bilirken tek kuruş alamadan ezeli rakibimize gitmesi aramızın limoni olduğu yönetime karşı daha fazla güvenimizi sarsıyor.
Anlayacağınız taraftarın güvenini bir kalemde harcadı. Birkaç gün önce her şey güzel , Karşıyaka şöyle böyle diye röportaj verip sonra ilk fırsatta kaçıp gittiği için O İçimizdeki İrlandalı. Bizim için vezir değil. Artık tam tersi. Başarılar da dilemiyorum. Ne diye dileyeceğiz ya da hakkımızı helal edeceğiz ki bunca ayak oyunundan sonra ? Sadece kendisine Allah sakatlık yaşatmasın diyorum.
Şimdi Şaban Karşıyakalıydı. Başkanımız zaten Karşıyakalı. Hoca ve idari menajerimiz de keza öyleler. Şaban'ın menajeri de Karşıyakalı diye biliyorum. Bu durumda Şaban hangi takıma gider ?
Neden içimizdeki İrlandalılardan dediğime elbet geleceğim çünkü bir oyuncu elbet takımımızdan gidebilir ama bu şekilde olmaması gerekir.
İlk senesinde kimse beğenmedi. Oyunu ilk girdiği maçta forvet olarak değil de defans bölgesinde oynatılması ve gergin geçen bir maçta taraftarların gazabına uğramıştı. Doğru düzgün bir şans bulamadan ipe çekilmesi hoşuma gitmemişti. Derken play offlara kaldık. Önce Altay beraberliği , ardından Konya'nın taça çıkan pozisyonun devamında attığı golle Sami Yen'de bizi 1-0 yenişi ile Süper lig şansımız kalmamıştı. Sıra formalite maçımız olan Adana maçındaydı. İşte Şaban kendini ilk olarak o maçta gösterme şansı buldu. Topa hakimiyeti , şutları ile Ali Sami Yen Stadyumunun son demlerinde kendini gösteriyordu.
Çorumspor'a transfer oldu. Bıraktık. Bir yıl orada takıldı. Ne yükseldi ne alçaldı ve sonra yolu Karşıyaka'ya düştü. Tüm takımın tel tel döküldüğü sezonda kendini gösteren ender futbolculardan biriyidi. Potansiyeli var. Bunu hissettiriyordu ama bir yandan da herkes onun da birçok futbolcu gibi kaşarlanmasından ve kendini harcaması tehlikesinden çekiniyordu.
Taraftar onu baş tacı etti. Her zamanki gibi hata ettik. Bizim bir orta ayarımız yok. Ya rezil ediyoruz ya da vezir. İşte Şaban da yeni vezirlerimizden biriydi. Sattı gitti ve taraftar için bir değeri kalmadı. Rezil ve vezir. Ortası yok.
Hiçbir şeyi saklamadan söyleyeceğim. Belki bazılarınıza göre yanlıştır ama benim bildiklerim bunlar diyerek anlatmaya başlıyorum.
- Şaban birçok oyuncuya verilecek ücretler yüzünden kendi ücretinden artış istedi. Paramız yok. Bu kadar dendi. Belki kendince haklıydı ve kırgındı.
- Yönetim ilk önce yatırması gereken asgari tutarı son günde yatırdı ve Şaban'ı takımda tuttu.
- Bu arada Şaban'a hem yönetim hem de menajeri takım aradı. Konyaspor en ciddisiydi. Bonservissiz almak istediler. Yönetimimizle Konya bu sefer pazarlığa girişti. Ortası bulunamadı ve Şaban takımda kaldı. Birkaç kulüple daha bu süreçte adı geçti ama her seferinde transfer görüşmeleri yalanlandı.
- Şaban kampa katıldı. Cihat hoca ile tartıştı. Yıldız oyuncu havalarında davranışları yüzünden hepimizin garipsediği olayları duyduk. Bunları duyunca ilk gördüğüm Şabanla şimdiki Şaban arasında dağlar kadar fark olduğunu bir kez daha gördüm.
- Şaban ile bir röportaj yapıldı. Pespembe bir tablo çiziliyordu. Aman yanlış anlaşılma olmasın. Şaban ne dediyse onu yazdı tabii arkadaşlar. Şaban burada mutuyum,takımdayım diye demeç verince yazmasalar mıydı ? Olmazdı tabii öyle bir şey. Bunların üstüne tek taraflı fesih olunca hoppala dedik. Sanırım bu röportajı yapan Yeşil Kırmızı.com'daki arkadaşlarımız da öyle düşünmüştür.
- Menajerler boş durmadı. Şaban bir gün Bolu'da , bir gün Eskişehir'de başka bir gün de Bursa'da diye dedikodular dolanıyordu. Hatta giderken Eskişehir ile görüştüğünü ve ailesinin yanından dönünce muhtemelen oraya imza atacağını kendi ağzından söylemişti. Ben duymadım ama kendisiyle konuşanların yalancısıyım.
- Yönetimimiz açıklama yaptı. Dediler ki " Parayı yatırdık. Hala yasal süreç devam ediyor" Şaban'ın avukatı ve menajeri ise tek taraflı fesihte hukuka aykırı bir durum olmadığını ısrarla belirtiyorlardı.
Ve final. Öğrendik Şaban Göztepe ile anlaşmış. Bizden Göztepe'ye giden ya da onlardan bize gelen çok oyuncu oldu. Dünyada da ezeli rakipler arasında buna benzer çok örnek var. Sonuç olarak ezeli rakibe giden hiçbir oyuncu hoş karşılanmaz. Kimse ekmek parası söylemlerine girişmesin. Bu sadece Türkiye gerçeği değil. Bir dünya gerçeğidir.
Şaban ezeli rakibe giden ilk oyuncu değil ama beklemiyorduk. Hatta yönetimimizin onu satmaya çalıştığını bilirken tek kuruş alamadan ezeli rakibimize gitmesi aramızın limoni olduğu yönetime karşı daha fazla güvenimizi sarsıyor.
Anlayacağınız taraftarın güvenini bir kalemde harcadı. Birkaç gün önce her şey güzel , Karşıyaka şöyle böyle diye röportaj verip sonra ilk fırsatta kaçıp gittiği için O İçimizdeki İrlandalı. Bizim için vezir değil. Artık tam tersi. Başarılar da dilemiyorum. Ne diye dileyeceğiz ya da hakkımızı helal edeceğiz ki bunca ayak oyunundan sonra ? Sadece kendisine Allah sakatlık yaşatmasın diyorum.
Şimdi Şaban Karşıyakalıydı. Başkanımız zaten Karşıyakalı. Hoca ve idari menajerimiz de keza öyleler. Şaban'ın menajeri de Karşıyakalı diye biliyorum. Bu durumda Şaban hangi takıma gider ?
4 yorum / sen de yaz !:
Çağlar, kızalım, tamam ama "İrlandalı" mı? Sanmıyorum. Sezon sonunda, yaşım artık ya bir en fazla iki transfer yapabilecek bir yaşa erdi. Beni de anlamalısınız, görevimi yaparı, sözleşmeme uyarım ama sezon sonu giderim rakamda anlaşamazsam; demişti. Anlaşamadığımız rakam da 500.000 Tl ha, at deve değil. şaban ayarında bir oyuncu için de makul. Neyse, bu adamın sen artık sözleşmesine sonuna kadar uyacaksın, parasını günü gününe yatıracaksın. Cezasını da ödülünü de eksiksiz ve zamanında gerçekleştireceksin yoksa gider. Doğru mu, doğru. Peki gittikten sonra, Göztepe ile anlaşmasının artık önemi var mı? Neyi değiştirir? efendim, Karşıyakalı.. tamam belki şu anda da Karşıyakalıdır (değil tabi ama olduğunu varsayalım)ma aprofesyonel olarak sözleşmesini fesheden adama o takımla neden anlaştın denilmesinin bir mantığı yok. Ha, yok gçtepe taraftarının gücü mücü... seviyesini gösterir, tribüne oynuyor. Gereken cevabı zaten sahada alacak nasıl olsa tribünden. ama irlandalı denilmesi bile yanlış; olsa olsa güler geçerdim ben.
Bence İrlandalı deyimi yanlış değil. Tetikte beklemesi ve tek kuruş kazandırmadan gitmesi bunu söylememdeki en büyük etken. Göztepe'ye gitmesi sadece katmerledi. Tamam Göztepe ya da x takım fark etmez bu saatten sonra. O konuda katılabilirim ama gün,saat sayıp fırsat kollamak bana ters gelen kısım. Bolu'ya , Konya'ya da gitseydi yine ilk maçta çok tepki yiyecekti. Göztepe olayı tepkinin dozajını yükseltecek.
Yönetim Şaban'ı satmak istedi. Şaban gitmek istedi. Şaban fırsatını buldu ve Şaban olduğu takıma kuruş kazandırmadan gitti. Bizim yönetimimiz ne kadar suçluysa , Şaban da benim gözümde o kadar suçludur. Malesef hatta İrlandalıdır.
zaten kimler geldi kimler geçti şaban kim ki?tiagoyu da ufak paradan kaçırdık çarşı hiç ses çıkarmadı daha bir sürü oyuncu kaçtı öyle. fakat şabanın gidişi etik değil.profesyonellikte bir yere kadar.ayrıca 600 istedi bizden 400 civarı verdiğimizi biliyorum şabana bu kadar daha fazlasına daha iyi alırsın.cihan başkanda menajerle konusup anlaşıp sabahına yatırmışlar parayı burda kim suçlu?ksklı menajere güvenildi. birde hüseyin hamamcı ve cihat arslan aracılığıyla iyileştirme yapılacağı söylenmiş hiçbir sorun olmadığını söylemiş.ykda da aynı şeyi söyledi zaten. kimsenin önünü tıkamak istemeyiz süperlige gitseydi en azından bizim yönetim izin vermeli derdim yaşı 26 olmuş orada oynamak istiyor derdim falan filan fakat sadece izmirin güneyine gitmek için yaptığı çok büyük ayıptır.iyi oldu kurtulduk bence böyle adamdan bencil olduğu oynayışlarında da gizliydi pas vermiyordu.
ayrıca herşeyi geçtim o açıklamalar nedir? göztepe taraftarının önünde oynadım zaten çok etkileyici performansımı kesin artırır bilmem ne. ulan bizim formamızla oynadın bide o sahada. terbiyesizliğin had safhası.
Yorum Gönder