Son Gelişmeler Üzerine Kişisel Görüşler
Bu açıklama yapılmadan bir kaç saat önce herşeyden habersiz olarak, taraftar platformu Tribün Dergi'ye yazdığım bir mesaj vardı...Tamamen beni bağlayan, tamamen isimlerden ve oluşumlardan bağımsız...Erinç Atilla olarak nerede durduğumu net bir şekilde dile getiren...Normalde kişisel meseleleri taşımayı doğru bulmasam da, bugün üyesi olduğum KSKList tarafından yayınlanan bildirgede de imzam olması sebebi ile bu mesajımı yayınlamanın doğru olduğunu düşünüyorum...Hiç bir değişiklik yapmadan mesajı aşağıda bulabilirsiniz...
Canımızdan çok sevdiğimiz Karşıyaka'mız için hayırlısı...
iki alternatif var basketbol sube'yi icine alan ve almayan olmak uzere...ikincisi daha ozerk bir yapi tanir o sebeple ben onu savunuyorum...kisaca kafamdakileri yazayim...
birinci alternatif; tum branslar tek hedefe yonelik calismali...
basketbol sponsorumuz yasar holding ile gorusulur ve maliyeti yuksek oyuncularin serbest birakilmasi ile butcede ferahlik yaratilir...bu sene basketbol icin ayrilan kaynak klup tarafindan kullanilir. basketbolda en maliyetli oyuncularimiz evren buker, umit sonkol, dixon ve aminu...kocla da konusulur bunlardan bir kismi gonderilir (verimli olup olmadiklarina bakilmaksizin, bu konuda kisisel gorusumu dahil etmiyorum)...tribun destegi icin bilet fiyatlari ucuzlatilir...
voleybolda hedef birinci lig olmaktan cikar, bunun icin transfer edilen oyuncular varsa serbest birakilir ikinci lig'i sag salim bitirmek hedeflenir (takip edebildigim kadari ile o konuda bir sikintimiz olmamali)...
futbolda ise serbest kalacak bir cok oyuncu olacak...yerlerine altyapi'dan oyuncular monte edilir, bize mac basina 3 macta 2 beraberlik cikartacak bir kadro icin gerekli takviyeler diger takimlar tarafindan serbest birakilan oyunculardan takviye ile alinir, tribun destegi cok onemli olacagindan kombine kartlar tekrar satisa cikar, mac biletleri de ucuzlatilir...
en onemlisi birbiri ile anlasabilen, daha once yoneticilik yapmis dar bir yonetim olusturmak...
ikinci senaryo benim tercihim...basketbol'u kendi haline birak...
basketbol'un kadrosuna ve yapisina kesinlikle dokunulmaz...basketbol icin ek maliyetlere de katlanilmaz, hedefler dogrultusunda ek gelir kaynaklari yaratilirsa klube aktarilir...
voleybol ilk strateji ile ayni olacak...
futbol'a basketbol'dan cok daha az kaynak aktarilacagi icin bilet fiyatlarinda indirim ilk senaryodaki kadar yapilamaz...10-20 devam etmez ama, 5-15 olur mesela...kapali biletleri icin de kisa sureli bildiri yayinlanir, amacimiz sadece stadda degil, maddi olarak da takimi desteklemek gibi...tipki gecen seneki basketbol kombineleri gibi...bu senaryoda mevcut yonetimin baslattigi destek kampayasina devam edilip toplanan tutarin da futbol icin kullanilmasi gerekecektir...
peki altyapilar ??
her iki senaryoda da ne yazik ki kendi yaglari ile kavrulmalari gerekir, normalde oyuncu satislarindan gelen paralarin bir kisminin altyapilara aktarilmasi gerekir...fakat mevcut durumda ne yazik ki o olmaz...
sene sonu geldiginde ise gecis yonetimi kurulmali, ligler bittikten sonra kongre olacagindan / olmasi gerektiginden, ve 2 senelik plan ile gelip 2 senelik secilmeli ve ne olursa olsun 2014 bahar'inda kongre yapilmamali...o yonetimin de amaci, borc seviyesini surdurulebilir bir boyuta getirmek olmali...ondan sonrasina bakariz...eger ana hedefimiz superlig'de duzenli mucadele eden bir futbol takimi, birinci lig'de yer alan bir voleybol takimi, eurocup seviyesinde iddali bir basketbol takimina sahip olmak ve duzenli olarak altyapi urunu sporcu cikartmak piyasaya ise, 2020'ye kadar birsey beklemeyip sonrasina bakmak gerekiyor kendi dusunceme gore...evet ne yazik ki son 15 senedir her sene sampiyonluga oynarken, sene sonlarinda kaybettigimiz sadece sampiyonluk olmadi, gelecegimiz de oldu..."
Kaynak: http://www.tribundergi.com/forum/viewtopic.php?f=27&t=87174&st=0&sk=t&sd=a&sid=422fb827c9e035d719ea2895b7bc13b2&start=4210#ixzz2GAPccXI1
Erinç Atilla