439 Gün
17 Kasım 2008...
En son bu tarihte sahamızda bir maç kaybetmişiz...
Özgür'süz çıktığımız ilk iç saha maçımızda Diyarbakırspor'a mağlup olmuştuk 1-0'lık skorla...
İç sahadaki başarımızdı geçen yıl bizi play off'lara taşıyan. Kötü oynasakta, geriye düşsekte ne yapıp ne edip maçı kazanmayı, en azından kaybetmemeyi başarıyorduk, dün olmadı. Takımdaki futbolcular bütün heveslerini, isteklerini, inançlarını kaybetmiş gibi asık suratla sahadalar. O berbat havaya rağmen kendilerini desteklemeye gelen taraftarların içine su serpecek bir oyun yok, mücadele yok, gol yok...
Dünkü havaya bakınca geçen yılki Rizespor maçı geldi aklıma. O çamur deryasında 90 dakika canını dişine takan, kora kor mücadele eden, kazanmak için çamura batmadık yeri kalmayan takım, bir yılda ne kadar çok şey değişti...
Ümit Hoca'nın maç sonundaki açıklamalarına bakıyorum, ikna edici bir açıklama yok. Dön dolaş aynı laflar, hep aynı kapıya çıkan sözcükler topluluğu...
Sözün özü dostlar, takım iyi yolda değil. İyi oynamamak düzeltilebilir bir durumdur ama takımın isteksizliği, moralsizliği ve tepkisizliğini düzeltmek çok uzun zaman alır. Görünen o ki, ne bunu düzeltebilecek bir hocamız ne de bu durumun düzelmesi için gerekli vakit var önümüzde. Haftaya rakip Altay, kafamda söyleyecek çok şey var. Biliyorum bu yazıyı okuyanlarında içinden geçen şeyler hemen hemen aynı ancak kimse bunları açık açık söyleyip can sıkmak istemiyor. Biz yine güzel temennilerle bitirmiş olalım bu yazıyı;
Altay maçında daha iyi bir futbol, daha hırslı bir oyun, teknik ve taktik anlamda herşeyi sahaya yansıtabilmiş bir takım izlemek dileğiyle...
Çok şey mi istiyoruz be hayat senden ?
En son bu tarihte sahamızda bir maç kaybetmişiz...
Özgür'süz çıktığımız ilk iç saha maçımızda Diyarbakırspor'a mağlup olmuştuk 1-0'lık skorla...
İç sahadaki başarımızdı geçen yıl bizi play off'lara taşıyan. Kötü oynasakta, geriye düşsekte ne yapıp ne edip maçı kazanmayı, en azından kaybetmemeyi başarıyorduk, dün olmadı. Takımdaki futbolcular bütün heveslerini, isteklerini, inançlarını kaybetmiş gibi asık suratla sahadalar. O berbat havaya rağmen kendilerini desteklemeye gelen taraftarların içine su serpecek bir oyun yok, mücadele yok, gol yok...
Dünkü havaya bakınca geçen yılki Rizespor maçı geldi aklıma. O çamur deryasında 90 dakika canını dişine takan, kora kor mücadele eden, kazanmak için çamura batmadık yeri kalmayan takım, bir yılda ne kadar çok şey değişti...
Ümit Hoca'nın maç sonundaki açıklamalarına bakıyorum, ikna edici bir açıklama yok. Dön dolaş aynı laflar, hep aynı kapıya çıkan sözcükler topluluğu...
Sözün özü dostlar, takım iyi yolda değil. İyi oynamamak düzeltilebilir bir durumdur ama takımın isteksizliği, moralsizliği ve tepkisizliğini düzeltmek çok uzun zaman alır. Görünen o ki, ne bunu düzeltebilecek bir hocamız ne de bu durumun düzelmesi için gerekli vakit var önümüzde. Haftaya rakip Altay, kafamda söyleyecek çok şey var. Biliyorum bu yazıyı okuyanlarında içinden geçen şeyler hemen hemen aynı ancak kimse bunları açık açık söyleyip can sıkmak istemiyor. Biz yine güzel temennilerle bitirmiş olalım bu yazıyı;
Altay maçında daha iyi bir futbol, daha hırslı bir oyun, teknik ve taktik anlamda herşeyi sahaya yansıtabilmiş bir takım izlemek dileğiyle...
Çok şey mi istiyoruz be hayat senden ?
2 yorum / sen de yaz !:
İlk yarıda kapalı önündeki yan hakemin kurbanı olduk...Kaldırdıkları ve kaldırmadıkları bizi çileden çıkardı...
Yediğimiz gol , Aykut'a olmayan faulü vermesinden sonra gelen pozisyonda oldu...
Okan'a bir ofsayt kaldırdı olmaz böyle şey...
Ancak burdan o teknik direktör bozuntusuna söylemem gereken bi kaç şey var...Serdar diye bi adam var arkadaş bu takımda..Arka tamponun benimkinden büyük 40 beden kot giyecek nerdeyse...Oynatmayın bu adamı yaa..Kaçırdığı golleri kız kardeşim atar...Rezil bir adam...
Kadroda sırıtan 2 kişi var , biri Serdar diğeri Ayhan...İki faydasız...
Mutlu ve Taha'ya teşekkür ederim...
Emrah o kafayı dışarı atttın ya inşallah gece rahat uyumuşsundur...
Eriş , inşallah öbür dünyada beraber oluruz senle cehennemde...
Diyarbakır maçı hiç kimsenin aklında kalan bir maç değildir heralde. Ne kimse bağırmak istedi o maç, ne gol atalım istedi. Gol atsak tribünden çıkan en fazla alkış sesi olurdu heralde. Sevinemezdi kimse..
O maçı ben yenilgi olarak kabul etmiyorum şahsen.
Yorum Gönder