22 Mart 2010 Pazartesi

İşler Çok Karıştı

Haftasonları sevinmeyi unuttuk neredeyse. Bir sevinip bir üzülmekten, bir ümitlenip bir yıkılmaktan, bir hayaller kurup bir rüyadan uyanmaktan bıktık usandık artık. Sezon başından beri yaşadıklarımızın kısa bir özeti aslında bu. Ve maalesef gün geçtikçe daha büyük bir kaosun içine sürükleniyoruz. Kulüpte tam anlamıyla bir başı boşluk hakim olmaya başladı. Mağlubiyetler sanki alışılmış, kimsenin yadırgamadığı bir sonuç olmaya başladı.

Voleybolda küme düşmenin eşiğine geldik ve düştüğümüz takdirde önümüzdeki yıl şubenin kapatılacağı konuşuluyor, bir avuç insan dışında kimsenin zerre kadar umrunda değil.

Basketbolda yıllardır kısıtlı bütçe, altyapı, geleceğin takımı masallarıyla uyutuluyoruz, bakıyorum kimsenin bu uykudan uyanmaya niyeti yok. Ne bir planlama ne de başka bir şey. Allaha emanet gidiyoruz, nasıl olsa ligin gediklisiyiz ya en kötü düşmeyiz, play off yaparsak seviniriz. Play off'a kalmayı başarı olarak kabul ediyoruz yıllardır ve bunu bir adım öteye götürmek için tek adım atmıyoruz maalesef. Bu bütçelerle olmaz diye bir şeyi ben kabul etmiyorum artık. Alt yapıdan adam yetiştireceksek ve bu takım gerçek anlamda bir yapılanma yaşayıp geleceğin takımı kurulacaksa bir iki sezon kümede kalmaya oynayalım ben razıyım. Günlerdir basketbola olan ilgisizliği konuşuyoruz sağda solda. Bir kaç büyük maç dışında salon eskisi kadar dolu değil maalesef ve eski heyecan belli ki kayboluyor yavaş yavaş. Seyircinin maça ilgi göstermemesinin temel nedeni yukarıda yazdıklarım olabilir mi acaba? Bir düşünsünler bakalım sayın yöneticilerimiz. Karşıyaka küçük hedeflerin takımı olamaz, olmamalıdır ve play off'lar için ligi 6, 7 yada 8. bitirmek artık Karşıyaka'nın önünde bir hedef olmamalıdır. Yukarıda bahsettiğim planlama acil şekilde yapılmadığı ve aynı zihniyetle yola devam edildiği takdirde basketbol şubesinin sonuda voleybol şubesi gibi olacaktır yıllar içinde. Heyecan kaybedilirse, rekabet gücü kalmaz...

Futbolda geçen sezon play off son maçında Kasımpaşa'ya elenip Süper Lig kapısından dönmemiz tarihi bir fırsatı kaçırmamıza sebep oldu. Açık konuşmak gerekirse bu sene yaşadıklarımızın temeli de o maçın bitiş düdüğüyle birlikte atıldı. Reha Kapsal'ı ve takıma monte ettiği sistemi o kadar gözümüzde büyüttük ki, geçen seneden daha iyi bir kadro kurduğumuzda elimizi kolumuzu sallaya sallaya Süper Lig'e çıkacağımızı düşündük. Çok güzel bir kadro kurduk, geçen yıla göre alternatifleri daha fazla olan bir takım olduk ama oyun sistemimiz bu kadroya o kadar ters geldi ki, alınan sonuçlar ve yaşanan olaylar Reha Kapsal'ın gönderilmesine kadar uzandı. Tam bu noktada hiç yaşamamız gereken disiplinsizlik sorunu da ortaya çıktı. Futbolcuların takındığı anlaşılmaz tavır, Reha Kapsal'dan sonra göreve gelen Ümit Turmuş'un da (tabirimi mazur görün) başını yedi. Artık hocalara değil, futbolcuların keyiflerine göre hareket eden bir takımız ve belli ki bu şekilde devam edeceğiz sene sonuna kadar. Üzülerek söylüyorum bu şekilde devam ettiğimiz takdirde stadda son Kartalspor maçındaki gibi 12.000 değil, 112.000 kişi de olsak play off'lara kalmamız imkansız. Umarım ben yanılırım ancak görünen köy de klavuz istemiyor. Sezon içinde 2 hoca gönderip play off'a kalan yada süper lige çıkan başka bir takım oldu mu yakın zamanda bilmiyorum. Olur da başarırsak bir ilke imza atmış olacağız sanırım.

Kulübün içinde bulunduğu durum ben baktığımda böyle görünüyor. Tam anlamıyla kaosu yaşıyoruz ve görünen o ki mayıs ayındaki kongreye kadar bu şekilde yaşamaya devam edeceğiz. Kendimizi en kötüsüne alıştırmamız şart, zira her hafta daha da kötüye gitmeye başladı. Yeni yönetime kimler gelir bilmiyorum ama göreve gelir gelmez yapılması gereken o kadar çok şey var ki, Allah güç, kuvvet ve sabır versin yeni seçilecek başkanımıza. Umarım gelir gelmez her şube için uzun vadeli ve gerçekçi bir plan program yapar ve hiç bir dış etkenin bu plan programı bozmasına müsade etmez.

Fazla kötümser bir yazı olduğunun farkındayım haftanın ilk günü, ama o kadar berbat bir pazar geçirdik ki futbol takımımız sayesinde daha iyimserini yazamadım. Bu takım süper lige çıksın, ben yanılayım ve bu yazdıklarım için bütün futbolculardan, bütün sporculardan özür dileyeyim ben razıyım. Ama olur da çıkmazsak, onlar bizlerden nasıl özür dileyecekler çok merak ediyorum.

0 yorum / sen de yaz !:

ÜST TARAFA DÖN