27 Temmuz 2012 Cuma

Efsane Başkan Cihan Büyükoral

Büyük başkan , efsane başkan , Karşıyakalı başkan aman da aman ne sözler duyduk ya da iyice küçük olduğum zaman olur olmadık adamlara tribünden bağırmışımdır. Şimdi düşünüyorum da Levent Aziz Güngil'e falan tribünden acaba sevgi gösterinde zamanında bulundum mu diye !!! Allah korusun . Düşman başına , düşman başına.

Yalnız Cihan Büyükoral benim gözümde gerçekten efsane başkan olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Kendisinin duruşunu takdir ediyorum. Hiçbir  şeyi umursamıyor. Şaka yaptım gençler size diye zula altından milyonlarca Türk Lirası çıkarırsa da şaşırmayacağım. Bir rivayete göre kulüp binasının altında petrol yatağı varmış. Petrol şirketlerinin burdan çıkartması karşılığı yüzdede anlaşamamışlar diye diğer firmalarla görüşmeler , pazarlıklar kıran kırana devam ediyormuş. Cihan Başkan da bu sebepten dolayı çok rahatmış.

Huyum kurusun endişeleniyorum. Bundandır ki herkes sabır gösterirken ben sponsorlar nerde diye soruyordum. Millet huysuzlanmaya başlayınca haa belki olur diye elden bir şey gelmiyor diye bu sefer ben sabır gösterdim. Eleştiriler dozunu arttırınca da Cihan Başkan o kadar sakindi ki " Adam garanti görmese , bu yükün altına girer miydi birader ? " söylemleri haklı olabilir geldi.


Hatırlarsınız Göztepe'nin İskender Tuğsuz'u vardı. Ben hala iddia ediyorum ki o adam Hasta Karşıyakalı. Ben Göztepe'nin başına geçsem belki onun kadar hızlı bir şekilde takımı felakete sürükleyemezdim ama o başardı. İskender Tuğsuz da alkışlarla , destekle gelmişti. Kaynağı boldu. Vaatler havada uçuşuyordu. Hükümet kanalıyla  geliyordu ve bir de belediye başkanlığına adaylık macerası da oldu ki herkes takımı uçuracağını sandı. Aslında uçurdu ama ters istikamete diyebiliriz. Etrafındaki fanatik Göztepeliler bile duruma inanamıyordu. Hükümet tarafında , vaatleri parlak , kaynağı kesin diye bakıyorduk ama aksine elinde , avucunda hiçbir şey yokmuş diye özeleştiride bulunuyorlardı ama iş işten geçmişti.

Bu süreç bana nedense benzer geliyor. Alkışlarla gelen başkan. Kongre salonu önünde , kulislerde söylenen milyon dolarlık sponsorlar , kaynaklar havada uçuşuyordu. Birçok Karşıyakalı da inanmak istiyordu.

Kongre atlatıldı. Başkana ve çevresindekilere sponsor nerede diye sorunca ; önce cuma, pazartesi açıklanıyorlarla günler geçiyordu. Ardından hiç bu konuda açıklama gelmedi. Sanırım artık soranlar seslerini duyuramıyordu. Yoksa Cihan başkan taraftara , camiaya kulaklarını tıkamazdı.

Yücel İldiz gibi kariyerli ve beklentileri karşılayacağına inandığımız bir hoca ile anlaşıldı. Birçok kişi haklı olarak "  böyle bir hoca boş yere gelmez ki " dedi ama kötümser mi dersiniz muhalefet mi dersiniz orasını size bıraktım ki benim ilk günden aklıma " Bu hoca bir ay sonra çeker gider. Beklediğim şartlar oluşmadı. " tarzında da bir açıklama yapar , örnekleri mevcut dedim . ( inanmayanlar özgen'e sorabilir ) Yuh sende amma kötü niyetlisin dendi. Ve Yücel İldiz istifa etti. Kral çıplak dedi. Cihan Büyükoral yine o en sakin , rahat haliyle hiçbir eleştiriyi umursamayan açıklamalar yaptı ve yoluna devam etti.

Fısıltı gazeteleri bu sefer ortaya birkaç futbolcu ismi attı. Transfer görüşmeleri yapılıyor diye. Bu süreç hem yücel ildiz zamanı hem de istifasından sonra gerçekleşti. Taraftar ve camia olmayan paramızla hangi futbolcuları alsak diye heyecana girdi. Kısacası artık fısıltı gazetesinden çıkan haberler asıl sorunumuz olan kaynak sorunu yerine gündemi değiştirdi. Tabii ki sadece bir süreliğine. Günü kurtardı.

Arada bir Divan Kurulu çıkış yaptı. Başkan yine meşhur sürelerinden istedi. Yine o güne kadar bekledik ve şapkadan tavşan da çıkmadı ya ama durmak yok yola devam felsefesi devam etti.

En sonunda Çarşı da kazan kaldırdı. Dediler ki biz başta süre verdik. O süreler doldu. Başkan onları da dinlemedi. Hiç duymazlıktan geldi ki burda onu suçlamıyorum. Çarşının sitesinden eleştiriler devam etti ve en sonunda dün kulübe kadar binden fazla kişi yürüdü. Siyah çelenk bırakıldı. Basın açıklamasıyla başkan istifaya davet edildi. Önceki yazılarımdan belki hatırlarsınız sponsor nerede dediğim için beni Karşıyaka düşmanlığı ile suçlayan arkadaşım vardı. İşte onu dünkü yürüyüş videolarında elinde meşaleyle görmek de yaz sıcağında çok ironik oldu. Kendisiyle bu konuları telefonda konuşuyoruz ama blogda yazmasam olmazdı. Onun deyimiyle çatlardım.

Başkan çarşının istifa yürüyüşüne karşılık bir açıklama yapmış. Asıl ben destek yürüyüşü yapmalarını beklerdim diye. İşte bu açıklamasını okuyunca dedim ki bir insan bu kadar  rahat ve sakin olabilir. Helal olsun dedim. Ne şeker ne de stresten dolayı bir hastalık görülmez. Başkan " YA HERRO YA MERRO" diyor. Benim gözümde gerçekten bir efsane başkan. İskender Tuğsuz gibi bir efsane mi olacak ? Yoksa başarılı olacak ve tam tersi bir profil mi çizecek ? İşte bunları zamanla göreceğiz ama efsane olacağı kesin.

1 yorum / sen de yaz !:

grçğksk 28 Temmuz 2012 15:24  

güzel yazı katıldığım noktalar var.başkan daha önce yapmalarını beklerdim bu yürüyüşü dedi. geçen sene mesela ve temsilciler gelsin konuşalım dedi çarşı herşeyi bize danışarak karar alın dedi onlara olay ordan patlak verdi. kulübün ne kadar kötü durumda olduğunu biliyorlar elektrik faturasından personel futbolcu paralarına kadar ödememişler.nerdeydi çarşı o zaman.bunu devamlı söylüyorduk hep destek tam destek falan saçma şeyler söylediler bize yorumlara kapattılar siteleri. 1.5 aylık başkana yürüyüş düzenleniyorsa ki (ilk işi özksklıları toplamaktı başkanın) burdan şu sonuç çıkar çarşı maşadır asıl amaç farklıdır...

ÜST TARAFA DÖN